"Müftülerin Evlendirme Memurları Arasına Katılması" başlıklı bu çalışmanın kaleme alınması, baskıya hazırlanması ve güncellenmesi, konunun özel hukuk politikasını ilgilendirmesinden ötürü beklenenden daha meşakkatliydi. Çünkü ilmî tarafsızlığı korumanın sanıldığı kadar kolay olmadığı deneyimlenmiştir. Mukayeseli hukuktan feyz almak, objektifliğe hizmet eden yolda ilerlemeyi kolaylaştırmıştır. Önemsenen, bu kitaptaki düşüncelerin doğru bulunması değildir. Akademik eleştiriye açık olmak, yasa koyucunun gücüne güç katabilirdi. Umarım bu kitabı besleyen cesaret takdire layık görülür. Esasen "müftü nikâhı" terimi, ilk duyulduğunda, hukukî olarak uygun bulunmayabilir. Sonuçta, belediye nikâhı, konsolos veya (köyken mahalleye dönüştürülen) mahalle muhtarı nikâhı şeklinde ayırımlar hukuk düzenimizde bulunmuyordu.
Bu çalışmada müftü nikâhı şöyle tanımlanır: "görünürde İslâm dinine çok yakın, biraz incelendiğinde ise, İslâm aile hukukuna aykırı sonuçlar doğurma ihtimali barındıran, Türk aile hukukuna özgü yeni bir nikâh çeşidi". Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yayımlanan Resmî Nikâh Yetkisi Hakkında Genelge Türkiye Cumhuriyeti kanunlarında bazı ilklere imza atmıştır. Türk hukuk düzeninin özgün atılımlarda bulunması övgüyle karşılanabilir.