Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun istinafa ilişkin hükümlerine bakıldığında sadece "dilekçenin reddi" ve "başvurunun reddi" hususlarının düzenlendiği görülecektir. Ancak bu kavramlar yerleşik yargı uygulaması ve Türk hukuk terminolojisiyle örtüşmemekte dolayısıyla kararı veren hakim farklı ret olasılıkları karşısında çıkmaza girmektedir. Bu bağlamda çalışmanın amacı yasadaki sınırlı ret hallerinin yetersizliğini vurgulamak, biraz daha genişleyen çerçevede istinaf sisteminin bozulmasına değinmek ve farklı durumlarda bölge adliye mahkemelerince verilebilecek ya da daha doğru bir deyimle verilmesi gereken ret kararlarını kavramsal olarak ortaya koymaktır.