Ceza muhakemesinde ifade alma ve sorgu konusunun irdelendiği kitapta; özellikle "ifade alma ve sorgu işleminin yapılış şekli" ile "şüpheli ve sanığın sahip olduğu haklar" ve ardından "ifade alma ve sorguda yasak usuller" ele alınmıştır.
Konu, bir takım soruları da beraberinde getirmektedir;
-Şüpheli veya sanığa usulüne uygun bir şekilde davetiye tebliğ edilmeden zorla getirme kararı verilebilir mi?
-Şüpheli ve sanığa suça ilişkin bilgilendirme nasıl yapılmalıdır?
-Şüpheli ve sanığa sahip olduğu hakların hatırlatılması işleminin ifade ve sorgudan önce yapılması zorunluluğunun nedeni nedir?
-İfade alma ve sorgu esnasında sorulacak sorular nasıl olmalıdır ve ifade almaların birkaç oturum sürmesi durumunda hakların bildirimi her oturuma başlanmadan önce yapılmalı mıdır?
-Yönlendirme niyetiyle sorulan sorular yasak sorgu yöntemleri arasında yer alır mı?
-Şüpheli kimliğe ilişkin soruları yanıtlamazsa ne yapılmalı ve bu durum susma hakkına girer mi?
-Susma hakkını kullanan şüphelinin susması veya bir talepte bulunmamış olması sahip olduğu haklarını kullanmaktan vazgeçtiği olarak kabul edilir mi?
-Kendisine yapılan suç isnadına karşı gerçek dışı bir beyanda bulunarak suçu kabul ettiğinde, suç üstlenme suçu yerine savunma hakkı olarak değerlendirilip hukuka uygun olarak kabul edilebilir mi?
-Müdafi, sanığın talebinden farklı hareket edebilir mi?
-Şüpheli ve sanığın hangi durumlarda tazminat talep etme hakkı vardır?
-Şüpheli ya da sanık kendisi için atanan zorunlu müdafii kabul etme zorunluluğu var mıdır?
-Müdafi avukatlık kimliğini gösterdiği sürece şüpheliyle görüşebilir mi?
-Şüpheli susma hakkını seçmişken sohbet eder gibi davranılarak yapılan ve kaydedilen anlatımlar aldatma olarak değerlendirilir mi?
Kitapta, tüm bu sorulara yanıtlar aranmıştır.