TBK'nın ifaya ilişkin genel hükümlerinden olan TBK m. 98 hükmü, ifa güçsüzlüğünün düzenlendiği ana hükümdür. Bu hüküm çerçevesinde çalışmada iki ana sorun ele alınmıştır. İlk ana sorun, ifa güçsüzlüğünün tanımlanması sorunudur. Bu soruna öğretide baskın olarak verilen ifa güçsüzlüğünün borç ödemeden aciz (borçlunun ödeme araçlarından sürekli ve genel olarak yoksunluğu) olduğu şeklindeki yaklaşım, iki varyasyonu ile TBK m. 98 çerçevesinde ve bu hükümden hareketle eleştirilmiştir. Bu yaklaşımın yerine ifa gücü kavramını esas alan yaklaşım önerilmiş ve Kanun Koyucunun ifa gücünün tam olmayan halini TBK m. 98'de "ifa güçsüzlüğü" ismi ile düzenlediğinden hareketle ifa gücü kavramı anlaşılmaya çalışılmıştır. Çalışmada ele alınan ikinci ana sorun ise, ifa güçsüzlüğünün tekil olarak anlaşılmasından sonra, bu kavramın düzenlendiği ana hüküm olan TBK m. 98'in mevcut diğer hükümler karşısında ne şekilde çıktılar verdiği sorunudur. Bu ana sorun, tahmin edilebileceği üzere sözleşmeden doğan borca aykırılık halleri ve bunların ifa gücü ekseninde analizi de dahil olmak üzere kendi içerisinde pek çok alt sorunu barındırmaktadır. Bu alt sorunlar yer yer birbirinden bağımsız olarak değerlendirilmişlerdir.